misafirimizin adı kedi:)

Dün gece bir kutu getirdi babası,

içinden bir kedi çıktı,minik,ürkek,pek sevimli,

sevdik azıcık,tabağa süt koyduk verdik önüne,

hiç içmedi,miyavladı öylece,

balkona koyduk,sakinleşti biraz,

y.murat camdan sohbet etmeye başladı kediyle,

kedi sen neden gedin?

hıı

annen,baban,kadeşin nede?

hıı

iç sütü hadi,bak şuda sütün şuda,

içte büyü!

ben koltukta oturmuş dinliyorum,yanıma geldi,

anne kedinin annesi babası kadeşi yokmuş,üzülmüş,sütünü içmiyo,

ne yapsak oğlum,sence ne verelim yesin?

patates verelim

patates yiyebileceğini sanmıyorum oğlum,başka bişi düşünelim

hıı tamam sütlaç olumu?

süt içmiyorsa sütlaç da yemez,başka ne olabilir?

buldum,mama alalım o zaman yer,

ne maması oğlum bebek mamasımı?

hayıy kedi maması, kedi o anne bebek diyil.

yaa kedi maması da bilirmiş oğlum,ben bilmezmişim,neler biriktiriyor,neler biliyor bu çocuklar,

kedi görmüşlüğü akşam sokakta oyana buyana kaçışan kedilerle sınırlı benim oğlum,ondan bu kadar şaşırmam!

gelelim bu güne,

süt içmeyen kedimiz,sosis yedi,kendini pek sevdirdi,iple oynadı,

aldık onu içeriye,dolgunlaştırıcı bakım kremli blendax ile yıkadık,tüylerini kabarttık,saç kurutma makinesiyle kuruladık,mayıştı mayıştı,yumuşacık bir kedi oldu.

Öyle sevimli ki,sabahın sekizinden beri onu seviyoruz,saat bir oldu kaahvaltı yapmadık,

Ama akşama yolcu kendisi,bahçeli bir eve,

dayanamadı bu cici anne kedisinin haline...